Mobilyalardan bahsedilirken sıklıkla “Bu çok Retro!” dendiğini duyabilirsiniz. Bunun ne anlama geldiğini ayırt etmek biraz zor olabilir. “Retro” ifadesi örneğin “yüzyıl ortası modern tarz” veya “art deco” gibi diğer mobilya tarzlarından daha az spesifiktir.
Retro daha çok, kültürel anlamda modası geçmiş veya bir süre moda olduktan sonra tarz olarak eskimiş anlamında kullanılır.
Retro Ne Demek?
“Retro” ifadesi, kapsamlı tasarım hareketlerinin sonucu olan “yüzyıl ortası modern tarz” veya “Art Deco” gibi diğer mobilya tarzlarından daha az spesifiktir. Retro daha çok, kültürel anlamda modası geçmiş veya bir süre moda olduktan sonra tarz olarak eskimiş anlamında kullanılır.
Örneğin mini etekler, yuvarlak ve büyük güneş gözlükleri “Retro” olarak düşünülebilir çünkü bunun gibi eşyalar 1960’lı yıllarda son derece popülerdi ve bugün de yine popülerlik kazanmaktadır.
Retro Mobilya Nasıl Tanımlanır?
Retro tarz genellikle kişisel bir tercihe bağlıdır. Kendi başına bir cazibesi olabilir veya nostaljik duygular uyandırabilir. Tasarımcılar, üreticiler ve müşteriler retro mobilyalardan bahsettikleri zaman, genellikle yıllar önce popüler olmuş olan tarzları taklit eden bir mobilya stilinden bahsederler.
Yani retro mobilyalar 1950’ler, 1960’lar, 1970’lerde popüler olmuştur. Son zamanlarda mobilya sektörü 80’leri de listeye eklemiştir. Retro bir görünüm elde edecek şekilde üretilmiş, yeni yapılmış mobilyalar bulmanız mümkündür.
Retro Mobilya Nedir?
Retro tarz bazen değişken ve tuhaf olabilir, popüler kültürü ima edebilir ve hatta derme çatma ya da ucuz görünümlü bile olabilir. Retro tarz popüler kültürü, modayı, grafik tasarımı, doğal kaynakları veya güncel olaylardaki trendleri andırabilir. Retro mobilya tam da budur yani aslında klasikten başka bir şey değildir.
Yıllar Boyunca Mobilya Tarzları: 1950’li Yıllar
1950’ler, çoğu kişinin düşündüğü gibi retro mobilyaların çıkışının yaşandığı ilk on yıldır. Bu on yıla ait mobilyalarda modern mobilyaların esintilerini görmek mümkündür. Modern mobilyalara geçiş, stillerde de bir değişiklikle kendini göstermiştir.
Mobilya parçaları, daha modern bir görünümle çok daha gösterişli ve zarif bir hale gelmiştir. Mobilya tarzındaki değişikliğe ek olarak döşemeler ve süslemeler de daha modern bir şekle bürünmüştür. Kumaş ve duvar kâğıtları, cesur grafikler ve parlak desenlerle öne plana çıkmıştır.
Son olarak ise formika kaplı masalar ve krom bar tabureleri de dâhil olmak üzere mobilyalar için yeni malzemeler kullanılmaya başlanmıştır.
1960’lı Yıllar
Yıllar içinde ileriye doğru giderken 1960’ların trendleri, modern mobilyalara tuhaf bir tarz getirmiştir. Parlak soyut desenler ve cesur renk patlamaları ana akım haline gelmiştir.
1950’lerin şık ve ince tarzı halen popülerliğini korumaktaydı, ancak tek parça kalıplanmış veya şişirilebilir tek kişilik koltuklar gibi modaya uygun mobilyalar yeni ortaya çıkan yenilikler olmuştur.
1970’li Yıllar
1970’lerde şık ve ince mobilyalardan hacimli mobilyalara geçiş gerçekleşmiştir. Günlük ince stillerden, daha geniş, daha hacimli ve alçak bir mobilya tarzına geçilmiştir. Ayrıca renk kartelasında bu on yılda oldukça popüler hale gelen doğa tonları hâkim olmuştur.
Avokado yeşili, hasat rengi olan altın rengi, turuncu ve toprağı çağrıştıran kahve tonları hem mobilya renk kartelalarında hem de mobilyaya eşlik eden dekorasyonda ön plana çıkmaya başlamıştır.
1980’li Yıllar
1980’lere gelindiğinde Art Deco, Güneybatı motifleri gibi dekorasyon stilini büyük ölçüde etkilemiştir. Kırsal bölge tarzı da (veya alelade tarz) yaygınlaşmaya başlamıştır.
Güneybatıyı anımsatan renkler olan camgöbeği mavi ve leylak rengi, geometrik desenlerden çiçek desenlerine kadar birçok tasarım şeklinde öne çıkan iki renk olmuştur.
Aynalar veya büfeler ya da şifonyerler gibi aynalı mobilyalar da 1980’lerin mobilyalarının tekrarlayan özellikleri arasındadır.
Kısacası bu mobilya ve iç dekorasyon tarzları çeşitlilik gösterse de, bir “Retro” şemsiyesinin altında buluşmaktadır. Günümüzde modern koleksiyonlarda çok çeşitli retro tarzlara sıcak bakıldığını göreceksiniz.
Retro Mobilya mı Yoksa Antika Mobilya mı Satın Alınmalı?
Çoğu koleksiyoncu açısından retro mobilyalar klasik olarak kabul edilebilir, ancak antika olarak kabul edilmez. Antika mobilyalar için ortak bir sınıflandırma, 100 yıllık veya daha eskiye dayalı bir sınıflandırmadır.
Klasik mobilyalar 100 yaşın altındaki herhangi bir mobilya olarak kabul edilir ve 20. yüzyılda yapılan mobilyaları ifade eder. Tabii ki bunlar sadece etiketler olup, koleksiyoncular veya alıcılar tarafından üzerinde anlaşmaya varılan herhangi bir resmi şarta sahip değildirler.
Otantik retro mobilyalar, bazı antika dükkanlarında, çevrimiçi satıcılarda veya yerel garaj satışlarında bulunabilir. Çok eski bir evde veya uzun süredir o evde yaşayan ev sahiplerinde bir garaj satışı bulabilirseniz, retro tarzı mobilyalarla karşılaşmanız oldukça mümkündür.
Retronun güzelliği, tamamen öznel olmasıdır. Birçok insan açısından mobilyaların kiç unsuru çekiciliktir, bu nedenle “güzellik görecelidir” sözüyle de gerçekten uyumludur.